ABD, Türkiye için en önemli pazarlardan biri konumunda. 2024 yılı verilerine göre, ABD, Türkiye’nin en fazla tekstil ihracatı yaptığı ülkeler arasında ikinci sırada yer alıyor. Ancak Türkiye’nin ABD’nin toplam tekstil ithalatındaki payı henüz yüzde 2,8 seviyesinde. ABD pazarında Çin, Hindistan, Pakistan, Vietnam ve Güney Kore gibi ülkeler öne çıkarken, yeni tarifelerin uzun vadeli etkilerinin netleşmesi için zaman gerekiyor.
İTHİB Başkanı Ahmet Öksüz, ABD yönetiminin gümrük tarifelerini bir pazarlık aracı olarak gördüğünü ve ilerleyen süreçte güncellemeler yapabileceğini vurguladı.
Türkiye’nin dünyanın 5. büyük tekstil tedarikçisi olarak ABD pazarında önemli bir konumda olduğunu belirten Öksüz, iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin rekabetten ziyade tamamlayıcı nitelikte olmasının yeni fırsatlar yaratabileceğini kaydetti.
Tercihli ticaret anlaşmaları ve rekabet gücünün artırılması
İTHİB Başkanı, ABD pazarında kalıcı bir şekilde payın artırılması için Ticaret Bakanlığı öncülüğünde tercihli ticaret anlaşmalarının yeniden başlatılmasının önemine dikkat çekti. Bu tür anlaşmaların, gümrük vergilerinin olumsuz etkilerini azaltabileceği ve Türk ürünlerinin rekabet gücünü artırabileceği ifade edildi.
Öte yandan, üretim maliyetlerinin kontrol altında tutulması için yerel politikaların da devreye alınması gerektiğini belirten Öksüz, özellikle işçilik maliyetlerindeki artışın fiyatlara yansıtılamadığını söyledi. Döviz kurlarındaki hareketliliğin maliyet baskısını hafifletebileceğini, ancak sektörde verimlilik artışı, ürün kalitesinin yükseltilmesi ve alternatif pazarlara yönelme stratejilerinin de hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.
Uzakdoğu ülkelerinin Türkiye’ye yönelme riski
Öksüz, Uzakdoğu ülkelerinin ABD’ye ihracat yapmakta zorlanması durumunda Türkiye’ye yönelebileceklerini ve bu durumun yerel üretim kapasitesi ile istihdam üzerinde baskı oluşturabileceğini belirtti. Bu nedenle, üretimin ve istihdamın korunması için yeni destek mekanizmalarına ihtiyaç olduğunun altını çizdi.
(Kaynak: Ekonomim)