Sanayide yeşil dönüşüm için imzalar atıldı

"Sanayide Yeşil Dönüşüm” yönetmeliğiyle çevreci üretimde yeni bir sayfa açıldı. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Yeşil dönüşüm yatırımlarını, öncelikli teşvik uygulamamız çerçevesinde destekliyoruz. İstiyoruz ki, adeta sıfırdan inşa ettiğimiz Ar-Ge ve inovasyon ekosistemimiz bu alanda da özgün ve yenilikçi çözümler geliştirsin. Yeşil dönüşüm yatırımlarını teknoloji geliştirme ve üretme kabiliyetlerimizi geliştirme adına fırsata dönüştürelim.” dedi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum da “Sanayide Yeşil Dönüşüm” yönetmeliğiyle çevreci üretimde yeni bir sayfanın açıldığını belirterek, “Enerji ve kaynak verimliliğini gözeten, sıfır kirlilik prensibiyle çalışan tesislere Sanayide Yeşil Dönüşüm Belgesi düzenliyoruz ve aslında sanayiye yeşil dönüşüm standardı getiriyoruz. 6 bin tesisi ilgilendirecek bu düzenlemeyle tesisleri sınıflandıracağız ve A Sınıfı Belge alan sanayicimizi uluslararası pazarda daha prestijli hale getireceğiz” dedi.

Sanayide Yeşil Dönüşüm Protokol İmza Töreni ve Tanıtım Toplantısı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ile TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Mustafa Varank’ın katılımıyla gerçekleşti.

İklim değişikliğiyle mücadelede uluslararası ölçekte atılan yapıcı adımların öncüsü ve etkin bir parçası olmaktan da geri durmadıklarını belirten Sanayi Bakanı Kacır, şunları söyledi:

‘Kalkınmada önceliklerimiz’

İlan ettiğimiz 2053 Net Sıfır Emisyon hedefimiz ve kalkınma önceliklerimiz doğrultusunda sanayimizin tüm alanlarında yeşil dönüşümü sağlayacak çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Sanayimizin sürdürülebilirlik esaslı dönüşümü sürecinde ülkemizin en büyük ticaret ortağı konumunda olan Avrupa Birliği’nin yeşil dönüşüme yönelik attığı adımları da dikkatle takip ediyoruz.”

‘Yeşil dönüşüm yatırımları’

Özellikle Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması, Avrupa değer zincirlerinin önemli halkası konumundaki Türk sanayisi için yeşil dönüşümü bir tercihten öte zorunluluk kılıyor. Fakat bu süreçler, uzun vadeli ve doğru adımlar attığımız takdirde aynı zamanda sanayimizin küresel rekabet gücünü artırmak ve daha sürdürülebilir bir üretim modelini devreye almak için önemli bir fırsat penceresi de sunuyor. Elbette burada kilit unsur sanayicimizi yeşil dönüşüm yatırımları için gerekli finansmanla buluşturmak.”

‘Yeşil dönüşüm’

Bu doğrultuda Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası ile iş birliği içinde “Düşük Karbon Yol Haritaları”nı hazırladık. Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması’na tabi olan çelik, alüminyum, gübre ve çimento sektörlerinin yeşil dönüşüm ve karbon emisyonu azaltımı için ihtiyaç duydukları teknolojileri, yatırım gereksinimlerini ve uygulayacağımız politika adımlarını belirledik ve kamuoyuyla paylaştık. Gerçekleştirdiğimiz bu çalışma doğrultusunda; ülkemizin 2053 yılına kadar net sıfır emisyon hedefine ulaşabilmesi için yalnızca çelik, çimento, alüminyum ve gübre sektörlerinde öngördüğümüz yatırım ihtiyacı 71 milyar dolardır.”

‘Net sıfır emisyon’

Yatırım ihtiyacının niteliği ve büyüklüğü itibarıyla; Türk sanayisi ile uluslararası finans kuruluşlarının net sıfır emisyon hedefine yönelik çabalarını birleştirmeyi ve bu kuruluşların finansal kaynakları, uzmanlığı ve bilgi birikiminden istifade eden çalışma modellerini hayata geçirmeyi sanayimizin yeşil dönüşümü başarıyla gerçekleştirmesinin anahtarı olarak görüyoruz.”

‘Türkiye Endüstriyel Karbonsuzlaştırma Yatırım Platformu’

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak bu anlamda son yıllarda önemli adımlar attık. Geçtiğimiz aylarda Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası (IBRD) ve Uluslararası Finans Kurumu (IFC) iş birliğinde Türkiye Endüstriyel Karbonsuzlaştırma Yatırım Platformu’nu kurduk. Bu platform aracılığıyla kamu kurumlarını, uluslararası finans kuruluşlarını, bankaları ve sanayi paydaşlarını bir araya getirerek, öncelikli dört sektörde karbonsuzlaştırmayı sağlayacak yatırımlara 2030’a kadar 5 milyar avro finansman sağlayacağız. ”

‘İki önemli programı devreye aldık’

Dünya Bankası iş birliğiyle geçtiğimiz yıllarda iki önemli programı da devreye aldık. Dünya Bankası finansmanlı, Türkiye Organize Sanayi Bölgeleri Projesi kapsamında yeşil dönüşüm projeleri için OSB’lerimize 250 milyon avroluk finansman temin ettik. Sürdürdüğümüz proje kapsamında bu yıl OSB’lerimizin 6 milyar 300 milyon liralık atıksu arıtma tesisi, yenilenebilir enerji ve döngüsel ekonomi yatırımlarında yeşil altyapı yatırımlarını destekleyeceğiz. Dünya Bankası iş birliğinde yürüttüğümüz 450 milyon dolar bütçeye sahip diğer bir program olan “Türkiye Yeşil Sanayi Projesi” ile sanayimizin yeşil dönüşümde teknoloji ve kapasite geliştirme sürecini hızlandıracak adımlar atıyoruz.”

‘Kaynak verimliliği’

Bakanlık koordinasyonunda yürüttüğümüz projenin KOSGEB’e ayrılan 250 milyon dolarlık kısmını KOBİ’lerin karbon ayak izlerini azaltmaya ve kaynak verimliliğini artırmaya yönelik yeşil dönüşüm planlarını gerçekleştirme yatırımları için tahsis ettik. Projenin TÜBİTAK’a ayrılan 175 milyon dolarlık kısmıyla da yeşil üretim ve kaynak verimliliğine yönelik Ar-Ge ve inovasyon çalışmaları için destek sağlıyoruz. Proje kapsamında bakanlık olarak da teknik yardım ve kapasite geliştirme faaliyetlerini sürdürüyoruz. Ülkemizin sahip olduğu imkânları ve kaynakları adeta bir millî seferberlik ruhuyla bu hedefler doğrultusunda harekete geçiriyoruz.

‘Yeşil dönüşüm destek programı’

Şüphesiz, yeşil dönüşüm yolculuğunu mali zorlukların yanında, yetkinlik eksikliği ve yeşil dönüşüme nereden ve nasıl başlanacağı konusundaki belirsizlikler de firmalarız için karmaşık hâle getirebiliyor. Yeşil dönüşümde firmalarımızın karşılaştığı bu güçlükleri bertaraf etmek adına Yeşil Dönüşüm Destek Programı’nı geçtiğimiz aylarda hayata geçirdik. Programımızın ilk aşamasında, firmaların ihtiyaç ve ölçeklerine uygun olarak kapsamlı bir yol haritası oluşturmalarını hedefliyoruz. İşletmelerimizin en az 5 yıllık bir dönemi kapsayan yol haritasına uygun şekilde yatırım ihtiyaçlarını tespit etmelerini bekliyoruz. Kapsamı, hedefi ve niteliği açısından uygun bulduğumuz projelerin devreye alınacağı tesislere, yol haritasının uygulama süresi boyunca, “Yeşil Dönüşüm Merkezi” unvanı veriyoruz. Yeşil dönüşüm yatırımlarını, öncelikli teşvik uygulamamız çerçevesinde destekliyoruz.”

‘Yerli ve milli teknolojiler’

Elbette, yeşil dönüşüm yatırımlarının yerli ve millî teknolojilerle gerçekleştirilmesi de bizim için çok kıymetli. İstiyoruz ki 22 yılda, adeta sıfırdan inşa ettiğimiz Ar-Ge ve inovasyon ekosistemimiz bu alanda da özgün ve yenilikçi çözümler geliştirsin. Yeşil dönüşüm yatırımlarını teknoloji geliştirme ve üretme kabiliyetlerimizi geliştirme adına fırsata dönüştürelim. Bu doğrultuda teknoparklarımızda sürdürülebilirlik alanında faaliyet gösteren 346 teknoloji girişimini ve yeşil dönüşüm alanında proje yürüten 8 Ar-Ge merkezini destekledik.”

Yol haritası

“TÜBİTAK burs ve destek programları kapsamında da son 22 yılda yeşil dönüşüm ve iklim değişikliği alanlarında 3 bin 434 projeye ve 3 bin 746 bilim insanına 22 milyar lira destek sağladık. TÜBİTAK eliyle Yeşil Mutabakata uyum kapsamındaki öncelikli Ar-Ge ve yenilik konuları ile doğrudan ilişkili projeleri öncelikli olarak destekliyoruz. Karbon emisyonu açısından öncelikli ve ekonomimiz için kritik önem taşıyan 6 sektöre odaklandığımız Yeşil Büyüme Teknoloji Yol Haritası’nı da TÜBİTAK eliyle ilan ettik. Yol haritamızda demir-çelik, alüminyum, çimento, kimyasallar, plastik ve gübre sektörlerinde sanayi kuruluşlarımızın teknolojik ihtiyaçlarını tespit ettik. Tüm paydaşlarımızın katkısıyla, çığır açıcı Ar-Ge ve yenilik temelli çözümler için 2026, 2030 ve 2035 yıllarına ilişkin hedefleri belirledik.”

‘Eşgüdüm içinde çalışma’

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak yeşil dönüşümü gerçekleştirme adına ilgili bakanlıklarımız, kurumlarımız ve paydaşlarımız ile eşgüdüm içinde çalışmaya devam edeceğiz. Sanayicimizin uygun finansmana erişimi için, gerek Bakanlığımız gerekse de Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız eliyle yürütülen çalışmalarda imalat sanayi şirketlerimizin AB Yeşil Taksonomisindeki; iklim değişikliği düzenlemelerine uyum, iklim değişikliğinin etkilerinin azaltımı, su ve deniz kaynaklarının sürdürülebilir kullanımı, döngüsel ekonomiye geçiş, kirlilik önleme ve kontrol, biyolojik çeşitliliğin ve ekosistemlerin korunması başlıklarındaki faaliyetlerini birlikte değerlendirip takip edeceğiz.”

‘Rehber olacak’

“Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızın düzenlemeleri çerçevesinde, imalat sanayi şirketlerimizin yeşil taksonomiye uyum dereceleri ve yine bu kapsamda Mevcut En İyi Teknikleri hangi ölçüde uyguladıklarının tespiti; bizler için destek programlarımızın değerlendirme aşamasında rehber olacak. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak uygulamakta olduğumuz Yeşil Dönüşüm Destek Programında, şirketlerimize yatırım teşvikleri ve finansman kolaylıkları sağlamayı sürdüreceğiz.”

Ekstra finansman

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızın endüstriyel emisyonlara dair düzenlemesi çerçevesinde mevcut en iyi tekniklerin ne kadar uygulanmakta olduğuna bağlı olarak şirketlerimiz ekstra finansman desteği de alabilecek. Yine süreç içinde Bakanlık olarak, Yeşil Dönüşüm Destek Programı’ndan faydalanmaya hak kazanan şirketlerin beş yıllık performansını da Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız ile beraber, doğrulayıcı kuruluşlar eliyle takip edeceğiz.”

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum da Resmi Gazete’de yayımlanan Endüstriyel Emisyonların Yönetimi Yönetmeliği’nin detaylarını anlattı:

‘A sınıfı belge alan sanayici uluslararası pazarda prestij kazanacak’  

“2 yıl süren uzun soluklu bir çalışmayı tamamladık. Bu yönetmelikle beraber, ‘Sanayide Yeşil Dönüşümde’ yeni bir sayfa açıyoruz, yeni bir döneme giriyoruz. Enerji ve kaynak verimliliğini gözeten, sıfır kirlilik prensibiyle çalışan tesislere ‘Sanayide Yeşil Dönüşüm Belgesi’ düzenliyoruz ve aslında sanayiye yeşil dönüşüm standardı getiriyoruz. 6 bin tesisi ilgilendirecek bu düzenlemeyle tesisleri sınıflandıracağız ve A sınıfı belge alan sanayicimizi uluslararası pazarda daha prestijli hale getireceğiz.”

‘Protokol sanayicimizin çevresel performansını gösterecek’ 

Sanayide Yeşil Dönüşümü hızlandıracak “Çevresel Performansa Esas Veri Paylaşımına İlişkin Protokolü” imzaladıklarını kaydeden Bakan Kurum şöyle devam etti:

“Bu protokol bize sanayicimizin çevresel performansını gösterecek. Yine, Hava Emisyon Yönetimi (HEY) ve NEFES verilerinden gelen çevresel risk değerlendirmesini hesaplamalara göre yapma imkanını verecek. Çalışmalar bir zincirin halkaları gibi ilerleyecek. Önce hesaplamaların yardımıyla, tesislerimizin yeşil dönüşümünü hızlandıracağız. Bu sayede, sektörümüzün acilen ihtiyaç duyduğu finansman desteğine çok daha süratli bir şekilde ulaşmasına imkan vermiş olacağız. Ardından, yeni iş kollarını, yeni meslekleri, yeni uzmanlıkları oluşturacağız. Türkiye’nin parlak zekaları olan gençlerimize kendilerini gösterecekleri yepyeni alanlar açacağız. Ve nihayetinde sanayicimizle, yenilikçi genç beyinlerimizle Türk sanayisini, rekabet gücümüzü, istihdamımızı ve üretimimizi olabilecek en üst seviyeye çıkaracağız.”

‘Avrupa’ya ihracatta karbon ayak izi daha önemli olacak’  

2024 yılı emisyon oranlarının yüzde 72’sinin enerji sektöründen, yüzde 13’ünün ise endüstri sektöründen kaynaklandığını ifade eden Bakan Kurum, “Avrupa Yeşil Mutabakatı, sadece bir iklim politikası olarak gelmiyor; devasa bir ekonomik dönüşüm sürecini de beraberinde getiriyor. İhracatımızın yüzde 50’ye yakınını Avrupa Birliği ülkelerine yapıyoruz, bu noktada toplam ihracatımızda Avrupa ülkeleri ilk sırada yer alıyor. Bundan böyle Avrupa’ya ihraç ettiğimiz ürünlerin karbon ayak izi, yani çevreyle uyumluluk seviyesi çok daha önemli olacak. Bu noktada attığımız her adım stratejiktir, biz iklim değişikliğiyle mücadele ederken ülkemizin 50 yılını, 100 yılını ilgilendiren adımlarımızı da atıyoruz” şeklinde konuştu.

‘Üreticilerimiz uluslararası finansmana kolay ulaşacak’  

Törende konuşan Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Mustafa Varank, imzalanan protokolün sanayiciler için önemine dikkat çekti: Yeşil dönüşümün önündeki en önemli engellerden bir tanesi finansmana erişimde yaşanan zorluklar. İşte bu iş birliği protokolü sayesinde özellikle yurt dışı finans kuruluşlarıyla paylaşılacak verilerle birlikte sanayicilerimiz, üreticilerimiz uluslararası finansmana daha kolay bir şekilde ulaşmış olacaklar.

Çevre Yönetimi Genel Müdürü Fatih Turan, yönetmelik kapsamında üretimlerini çevre, enerji, su, atık su ve kaynak verimliliği açısından en temiz tekniklerle gerçekleştiren sanayi tesisleri için Sanayide Yeşil Dönüşüm Belgesi düzenlenerek çevresel performans durumlarının ortaya konulacağını söyledi.

Törene, Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü Humberto Lopez ve KKB Kredi Kayıt Bürosu Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu üyesi Gökhan Şahin de katıldı. Konuşmaların ardından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile KKB arasında çevresel performansa esas veri paylaşımına ilişkin protokol imzalandı.

Exit mobile version