Tekstil sektörünün temel hammaddesi pamuk…
Türkiye’de yıllık ortalama 1,8 milyon ton pamuk tüketiliyor. 2022-2023 sezonunda 1 milyon ton civarında olan üretim 2023-2024 sezonunda 700 bin tona düştü. Bu yıl ise pamuk üretiminin 900 bin ton civarında olması bekleniyor.
Denizli Ziraat Odası Başkanı Hamdi Gemici pamuk üretiminde yaşanan sorunları, üreticilerin beklentilerini Hizmet gazetesinden Ayşe Selçuk Kağ’a anlattı.
‘Bu yıl üretim 55 bin tona düşebilir’
Denizli’de pamuk üretim alanının daraldığını belirten Gemici, “Önceden 165 bin dekar alanda pamuk ekimi vardı. Şu an meyveciliğe dönen yerler olduğundan 2023 yılında 123 bin dekar pamuk ekim alanı var. Geçen yıl 58 bin ton pamuk üretimi gerçekleşmişti. Bu sene yaklaşık 120 bin ton civarında pamuk ekimi olduğunu tahmin ediyoruz. Aşırı sıcaklar ve biraz da hastalık bulaştığı için ortalama verimde düşüş var. Bu yılki üretim 55 bin tona düşebilir” diye konuştu.
‘Pamuk ithalatı cazip hale getirildi’
Denizli tekstilinin, kalitesini bölgede üretilen kaliteli pamuğa borçlu olduğunu söyleyen Gemici, “Ege Pamuğu”nun kalitesinin Ege Üniversitesi tarafından da tescillendiğini hatırlattı. Ancak yüzde 100 Ege pamuğuyla üretimin sona erdiğini savunan Gemici, “İthalatın önünün açılmasıyla, diğer bölgelerden gelen pamuk ve ithal pamukla bizim kaliteli pamuğumuz karıştırılarak üretim yapılmaya başladı. Çeşitli bahanelerle daha ucuza pamuk ithalatı cazip hale getirildi. Ege Pamuğu hak ettiği yere getirilmiyor. Oysa ki Denizli tekstilinin adını dünyada duyurmasının en önemli temel taşı ‘Ege Pamuğu’nun kalitesinden kaynaklıdır” dedi.
‘Ege Pamuğunun kıymeti bilinmeli’
İthal pamuğun sağlık açısından da olumsuz durumlara yol açtığını savunan Gemici, “’Ege Pamuğu’nun tohumu bizim kendi tohumumuzdur, oysa ithal edilen pamuğun çoğu GDO’lu tohumdan elde edilmiştir. Bu yüzden ‘Ege Pamuğu’nun kıymeti bilinmelidir. GDO’lu pamuklardan üretilen tekstil ürünleri insan vücudunda tahrişlere, deri kanserine sebep oluyor.” ifadelerini kullandı.
‘Pamuk stratejik bir üründür’
Pamuk ithal etmenin en az 2,5 milyar dolarlık zarar anlamına geldiğini söyleyen Gemici, “Türk çiftçisi ihtiyaç olan pamuğun 3’te 1’ini üretebiliyor. Geriye kalanı ithal ediliyor. Çin, Amerika, Mısır, Yunanistan gibi birçok ülkeden ithal ediliyor. Halbuki bizim ülkemiz sınırlarında hangi bölgemizde olursa olsun üretilen pamuk, ithal edilen pamuktan üstündür. Pamuk stratejik bir üründür diye yıllardır söylüyoruz. Neden? Pamuk her kaleminde ayrı katma değer oluşturan bir ürün. Pamuk iş sağlayan, istihdam sağlayan, katma değer oluşturan bir ürün. Pamuk tarladan çıktı, çırçıra gitti katma değer oluşturdu, çekirdeği, kapçığı, küspesi, sıvı yağı kâr olarak kalıyor. Yani katma değeri yüksek olan bir ürün. Oysa ki ithal pamuk ise sadece lif mağlıç olarak satın alınıyor. Yıllık yaklaşık 2,5 milyar dolar pamuk ithalatına para öderken ayrıca, sıvıyağ ithalatına ve yem katkı maddelerine para ödüyoruz” dedi.
‘Bu üretim sürdürülemez’
Başkan Gemici, çiftçiye verilen desteğin artırılması talebini de dile getirerek, “Pamuğun 1 kilosunun maliyeti 29 TL. Şu an serbest piyasada pamuğun kilosu 22 TL. Verilen prim ise kilo başına 1 lira 60 kuruş. Bu desteği, mazot, gübre desteğini de 22 liranın üzerine eklediğinde bile maliyet rakamlarının altında. Çiftçi zarar ederek üretiyor yine zarar ederek satıyor. Çiftçi şu an 5 TL zararına satıyor. Bu üretim sürdürülemez. Kaliteli pamuk olmazsa kaliteli tekstil de olmaz.” diye konuştu.