Tekstil ve hazır giyim sektörlerinin son bir yılda geriye gittiğini söyleyen Yeşim Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Selim Şankaya, ihracat ve iç piyasada daralma yaşandığını belirterek, “Dolar bazında yaklaşık yüzde 10, hatta bazı örme ve dokuma gruplarında yüzde 12’ye kadar küçülmeler oldu. 2023’te de bu şekilde olmuş, yılı yüzde 10 civarı bir küçülmeyle tamamlamıştık.” dedi.
‘Döviz enflasyon kadar yükselmedi, bu direkt maliyet artışı demek’
Fast Company dergisinden Rauf Ateş’in sorularını yanıtlayan Şankaya, ihracattaki kaybın en önemli nedeninin maliyet artışları olduğunu ifade etti.
Şankaya, “Geçtiğimiz 2 yıldaki enflasyon ortada. Bunun karşılığında dövizin enflasyon kadar yükselmemesi, hatta yüzde 50’sinden bile daha aşağıda kalması bu duruma sebep oldu. Bu, direkt yüzde 35 maliyet artışı anlamına geliyor. Hatta 2 seneye baktığımızda bu oranın çok daha fazla olduğunu göreceğiz.” diye konuştu.
‘Müşterilerimiz Uzak Doğu ve Kuzey Afrika’ya kayıyor’
Katma değeri yüksek ürün üretilse bile Türk ihracatçısının maliyet artışlarını müşteriye yansıtamaz hale geldiğini aktaran Şankaya, “Şirketler önce kârlarından yedi. Ama şu anda gelinen noktada bir takım şirketler küçülmeye başladı. Bazı müşterilerimiz de Türkiye’den çıkmaya, Uzak Doğu ve Kuzey Afrika’daki farklı ülkelere kaymaya başladılar. Bu çok önemli ve alarm veren bir gelişme, çünkü hazır giyim ihracatımız her geçen gün daha da hızlı küçülmeye başladı.” ifadelerini kullandı.
2024 yılında birçok şirketin “maliyet kısma ve küçülme” gibi önlemler aldığını, bazı şirketlerin de daha katma değerli ürünlere yönelme çabasına girdiğini belirten Şankaya, katma değerli üretimin de kolay bir süreç olmadığını şu sözlerle anlattı:
‘Katma değerli üretim kolay değil’
Yeşim Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Selim Şankaya
“Bizim Bursa’da kilogram başına ihracatımız 15 dolar ile 22 dolar arasında değişiyor. Bu sorunu aşmak için strateji değiştiren şirketler oldu. Biraz daha ‘fashion’ diyebileceğim, daha tasarıma dönük ürünlere yönelerek aksiyon almaya gidenler oldu. Ama bu da çok yeterli olmadı, çünkü sektör olarak çok ciddi bir kapasitemiz var. O büyük işgücü ve kapasiteyi doldurmamız gerekiyor. Dolayısıyla, yaptığınız ürünleri hızlı bir şekilde aşırı katma değerli ya da yenilikçi tasarım ürünlere çevirmek kolay değil. Bu yüzden biraz daha basit ya da daha sade ürünleri olan şirketlerde zarar oluştu.
‘Katma değerli ürün sadece tasarım demek değil’
Katma değerli dediğimiz ürünü, ‘temel’ (basic) bir ürüne göre yüzde 30 ile yüzde 50 üzerine daha yüksek fiyata satabilirsiniz. Ancak, bunu sadece tasarım olarak ele almamak lazım. Süreci hammaddeden başlatmak gerekir. Böyle baktığınızda, bir tişörtü, kumaşından dikimine kadar geçen süreci değiştirerek, 2 katı fiyatına satabilirsiniz. Burada kullandığımız hammadde ve müşteriye sunduğunuz yenilik çok önemli. Farklı bir tedarikçiden alamayacağı özelliklerde bir ürün sunuyorsanız, o zaman benzer bir ürünü rahatlıkla yüzde 30 üzerine satabilirsiniz. Ancak, yüzde 30 direkt kârınıza yansıyan bir şey değil. Sonuçta ona katma değer elde ederken, bir miktar ekstra gider de yaratıyorsunuz.”
‘Otomasyonla verim yüzde 3 artıyor’
Otomasyon sürecinin de sektörün gündeminde olduğunu belirten Şankaya, “Bizim sektörümüzde otomasyona dönerek yüzde 15 gibi büyük bir verim artışı olmasa da yaklaşık yüzde 3 civarı diyebileceğimiz iyileşme sağladık. 10 bin kişi ile 10 milyon adet üretiyorsak, onu 10.3 milyon adede çıkaracağız. Önümüzdeki yıllarda bu oran daha da artacak. Bizim şu anda hedefimiz, otomasyon/teknolojiyle, her yıl yaklaşık yüzde 3 ila 4 arasında verimimizi artırmak olmalı. Bu rakamlara önümüzdeki yıllarda ulaşmak hedefimiz.” diye konuştu.
‘En yüksek maliyet işçilikte’
Tekstil ve hazır giyim sektöründeki ama maliyet kalemlerini işçilik, iplik ve enerji olarak sıralayan Şankaya, “2022 sonundan bu yana geçen 24 ayda bizim euro bazında işçiliğimiz tam iki katına çıkmış durumda. Bizim işimizde maliyette işçiliğin payı ‘ideal’ olarak yüzde 15-20 olmalı, 20’yi geçmemeli. Şu anda yüzde 30-35 arasında seyrediyor. Enerji, elektrik giderlerinde de bir artış oldu ama işçilik kadar rahatsız ettiğini söyleyemeyiz. Oradaki artışları bir şekilde karşılayabiliyoruz ama işçilik maliyetindeki artış döviz kuru ile paralel ilerlemediği için bizi çok zor durumda bırakıyor. Rekabet ettiğimiz ülkelere baktığımız zaman, Uzak Doğu’da enerji ve doğalgaz giderleri bize göre çok daha düşük. Bize göre 4’te 1’i kadar fiyattan söz edilen ülkeler var.” dedi.
Yeşim Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Selim Şankaya, sektörde Türkiye’nin rakibi konumunda olan ülkelerin durumlarını da şöyle değerlendirdi:
‘Çin ücretteki avantajını kaybetti’
“Çin, bizim hâlâ önemli bir rakibimiz. Bu ülke de Türkiye gibi çok ciddi bir ürün yelpazesine ve yetkinliğine sahip. Son yıllarda inovasyonu ve tasarımı çok geliştirdiler. Ancak, bununla birlikte Çin’in de maliyetleri ciddi şekilde arttı. O bölgeden Malezya, Vietnam ve Kamboçya öne çıkıyor.
Son zamanlarda Mısır, Avrupa ve Amerikalı markaların radarına girdi. Tunus, Cezayir, Fas ve Portekiz yine çok önemli. Bu ülkeler Avrupa’ya yakın oldukları için Türkiye’den verdiğimiz hızlı servisi oradan da verebiliyorlar.
Şuna dikkat çekmek lazım: Çin, ücretteki avantajını kaybetmiş durumda. Oradaki şirketler farklı rakamlar verseler bile şu anda ücretler 650-700 dolardan aşağı değil. Bunun yanında Mısır’da 250-300 dolar arası olduğunu biliyoruz. Üstelik bunun içinde, vergi dahil üzerine giydirilmiş bütün maliyetler var.
Fas’ta şu anda işçilik maliyeti 400 dolar civarı. Ürdün, Türkiye’nin direkt rakibi olmasa da bölgede güçlü bir oyuncu… Çünkü, ABD ile serbest ticaret anlaşması var. Orada Uzak Doğu’dan getirilen iş gücüyle iş yaptırılıyor, 400 dolar civarı.”
YEŞİM GRUP HAKKINDA
Yeşim Grup yaklaşık 500 milyon dolarlık ihracat kapasitesine sahip. Grup çatısı altında şu anda 17 bin 500 kişi çalışıyor. Bu rakamın yaklaşık 6 bini Türkiye’de, bin 500’ü Moldova’da, gerisi Mısır’da çalışıyor. Türkiye’de ciddi bir fason ve yüzde 100 Yeşim’e çalışan bir tedarikçi ağı var. Onlarla birlikte Yeşim Grup yaklaşık 25 bin kişiye istihdam sağlıyor. Yüzde 100 Yeşim’e çalışan yaklaşık 20-25 firma bulunuyor.